Eğitim ve kariyer hayatında kaza travmaları ile ilgili derinlemesine çalışmalarda bulunan terapist ve yazar Pınar Boylu Gogulan; Radyo Trafik’te Mert Erdoğan’ın sunduğu Yazarın Dilinden programına konuk oldu. Gogulan, Erdoğan’ın sorduğu “Kaza travmaları neden olur, bir kişide nasıl ortaya çıkar, travmadan sonra ne yapılması gerekir, bunu yaşamamak mümkün?” sorularına ilişkin bilimsel açıklamalarda bulundu.
Kaza travmalarının çok ciddi ve herkesi ilgilendiren bir konu olduğunu belirten Gogulan: “Doğada bir ceylanın, aslan tarafından yakalandığında kaçmak için tek bir şansı vardır. O da ölü taklidi yapmak. Ceylanın öldüğü düşüncesiyle, aslanın ağzını gevşettiği anda, ceylan daha hızlı koşarak uzaklaşır. Saatlerce koştuktan ve kaçtıktan sonra kendisi için güvenli olan bir alan bulur ve saatlerce titreyerek travmasını atlatmaya çalışır. İnsan ise bir kaza geçirdiğinde, kazanın şok etkisiyle beyin sarsıntısı geçirir. O an ya orada kalır, ya çevredeki kalabalığın arasında ne olup bittiğini anlamaya çalışır ya da arabasına binip kaçarak uzaklaşır, sonra yine bu kaza hakkında konuşur. Yani bir ceylan gibi uzaklaşıp, saatlerce titreyerek travmadan kurtulmayı başaramadığımız için sinir sistemi alarma geçerek, kazayı hücrelere kodlar.” dedi.
Konuyla ilişkin bilimsel metotlardan bahseden Gogulan: “Biz bir kişi kaza geçirdiyse, beden terapi yöntemi ile kaza anına götürerek kişinin sinir sistemini sakinleştirmek için bir protokol uygularız. Yani kazanın ne zaman başladığı, hangi zamanda programlandığına ulaşırız.” ifadeleriyle açıklamalarına devam etti.
Geçirdiğiniz Kaza, Siz Annenizin Karnındayken Hücrelerinize Kodlanmış Olabilir
Farklı bilim insanlarının lisanslarını kaybetmek pahasına araştırdıkları ve kanıtladıkları kuramlara dayanarak açıklama yaptığını belirten Gogulan: “Bir kişi 40 yaşında kaza geçirdiyse, kişinin hücreleri var oluş sürecinde o kazayı geçirmesi için programlanmıştır. Anne ve babanın çocuk düşünme evresinde, annenin hamilelik süresi içinde ya da doğduktan sonraki 1 yıllık sürenin içinde yer aldığı toplam 30 aylık periyotta bir kaza olayı yaşandıysa bu çocuğun yani 40 yaşında kaza yapan kişinin hücrelerine kodlanmıştır. Kişi bu koda göre hala hayatta olduğu için hücreler bu kodlamayı ideal görür, içinde kaza var mı yok mu bununla ilgilenmez. İlgilendiği tek şey kişinin yaşıyor oluşudur” dedi.
Çocuğunuzun Sürekli Düşme Nedeni, Hamilelik Sürecinizde Yaşadığınız Kaza Travmaları Olabilir
Çocuklarıyla ilgili sorunları için gelen danışanlarından örnekler veren Gogulan: “Bir anne danışanım 6 yaşındaki çocuğunun sürekli düştüğü şikayeti ile geldi. Sorduğum ilk soru 6 aylıkken düşük tehlikesi geçirdiniz mi oldu. Ya da hamilelik döneminde siz düştünüz mü, yaralandınız mı? Çocuk olmadan önce anne ve baba bir kaza ya da düşme yaşadıysa, kendi hücrelerine kaydeder ve çocuk oluşmaya başladığında bu kodlamaları alarak büyür ve bunları yaşar.” dedi.
Kaza Döngüsünü Nasıl Kırabiliriz?
Erdoğan’ın kaza döngüsü nasıl kırılır sorusuyla ilgili Gogolan: Bu konu matematiksel bir süreç. 40 yaşında kaza geçiren birey için başta şunu sorarım 20 yaşında bir kaza geçirdin mi? Daha sonra 10 yaşında, 5 yaşında bir kaza geçirdin mi diyerek matematiksel yöntemlerle ilk 30 aylık döneme kadar gideriz. Beyin “kaza geçirirsem güvendeyim” koduna alışmış ve inanmıştır. Biz geriye dönük araştırma ile nasıl programlandığını bulmaya odaklanırız. Nasıl programlandığı bulunursa çözüme ulaşılabilir. Sonucunda “bu kaza bana ne öğretti, amacı ne, benim için derin anlamı ne” sorularının cevaplarını araştırmalı ve kişi kendi derin anlamını bulmalı, hatırlamalı. Başımıza gelen her şeyin bir sebebi vardır.